2014-2018-2022 Gezilerimden
Yüzyıllar boyunca Floransa bir medeniyetin, kültürün, mimarinin ve güzelliğin temsilcisi olmuş. Her şeyden önce İtalya Rönesansının beşiğiydi. Şairler, sanatçılar, politikacılar, seçkin akademisyenler yeteneklerini ve sevgilerini bu güzel ve tarihi şehre cömertçe sundular.
Floransa deyince Medici Ailesi’nden bahsetmemek olmaz.
Medici Ailesi
Medici Ailesi 14-17. yüzyıllar arasında Floransa’da yaşamış güçlü ve etkin bir aileydi. Aile üç papa, çok sayıda Floransa hükümdarı, Fransa Kraliyet mensupları yetiştirmiştir. İlaveten İtalya Rönesansına katkı sağlamışlardır.
Aile özellikle bankacılık ve ticaret alanında faaliyetleri ile başarı sağlayıp güç sahibi olmuştur. Sonradan İl Vecchio (en yaşlı) lakabını alacak olan Cosimo de Medici ailenin tek varisi babasının işlerini sürdürüp devrinin en zengin adamlarından biri haline geldi. Floransa Kent Devleti bir cumhuriyet olsa da asıl güç, bir avuç nüfuzlu ailenin elinde toplanmıştı. Mediciler çeşitli idari görevlere güvendikleri adamları getiriyor, böylece kendi ailelerinin iktidarının sürekliliğini sağlıyorlardı.
Bir yandan sanatçıları destekliyorlardı. Kendi de Yunanca eğitimi alan Cosimo aydınlığa gidecek yolda Antik Çağı’n araştırılması, yeniden keşfi için incelemeleri, çevirileri destekliyordu. Floransa’da kültürel ilerleme, zirveye Cosimo’nun torunu Lorenzo de Medici (İl Magnifico, Muhteşem) ile ulaştı. Babasının ölümü ile 20 yaşında kentin politik liderliğini üstlendi. Daha sonra bahsedeceğimiz gibi Lorenzo Michelangelo’yu himayesine almış, desteklemiştir.
Duomo Meydanı (Piazzo del Duomo)
Şehrin merkezindeki, Orta çağ havasının solunduğu bu güzel, popüler meydandaki en önemli yapılar, Floransa Katedrali, Giotto’nun Çan Kulesi ve Aziz Giovanni’nin Vaftizhanesi’dir.
Floransa Katedrali (Santa Maria del Fiore Katedrali, Duomo)
Duomo; “ev” anlamına gelen Latince “domus” teriminden türeyen bir kelimedir. Duomo; Tanrı’nın ve halkının evi.
Şehir, kardinal çıkarıyorsa o şehirde katedral yapılabiliyormuş.
Dünyadaki üçüncü büyük kilise olan Floransa Katedrali şehrin silüetinin büyük bir kısmını kapladığından şehrin simgesi halini almış.
Duomo, 140 yıllık çalışmanın bir ürünü. Cephenin yapımı, 1296’da Arnolfo di Cambio tarafından aynı anda Santa Croce Kilisesi ve Signoria Meydanı’nın yapımını da kapsayan bir projeye ile başlamış ve 1436’da tamamlanmış.
Genel olarak Gotik Avrupa katedralleri tarzında yapılan katedral “Santa Maria del Fiore” (Meryem’in Çiçekleri) ismini almış. Beyaz, pembe ve yeşil mermerler ile süslü dış cephesi ile dikkat çekici bir görünüme sahip.
Merkezi kapının üstündeki figür, çiçekli bir asa tutan tahttaki Mary, her şeye hakim görünümdedir.
Ön yüzdeki üç kapıda tarihsel, dinsel ve ulusal nitelikte konular ile Niccolo Barabino tarafından tasarlanan mozaikler bulunur.
Dış ön cephede sadece dini figürler değil sanatçı ve bilim adamlarının da heykellerinin bulunması manidar. Burada Leonardo da Vinci’nin de heykeli bulunuyor.
İçeri girildiğinde giriş kapısının üzerindeki saat 15. yüzyılda Paolo Uccello tarafından yapılmış. Günün 24 saatinin güneşin batışına göre ayarlandığı bir saat bu.
Brunelleschi Kubbesi
Kubbenin içi daha sonra dünyanın en büyük fresklerinden biriyle süslenmiştir. Bu fresk Vasari‘nin Son Hüküm isimli eseridir. Bu freskler Vasari’nin öğrencisi Zuccari tarafından boyanmıştır. Resimdeki figürler adeta üç boyutludur.
Duomo’nun 44 vitray penceresi, Eski ve Yeni Ahitten sahneleri tasvir ederler.
Floransa Cumhuriyeti, Santa Maria del Fiore’nin inşasını denetlemek için 1296’da Fabbriceria veya Opera del Duomo’yu kurdu.
Opera’nın amblemi -Katedral İşleri İdaresi olarak tercüme edilebilir- “Agnus Dei” veya Tanrı’nın Kuzusu’dur. Yün Yapıcılar Birliği’nden türetilmiş bir armadır ve “per Opera” anlamına gelen OPA baş harfleri eklenmiştir. Bu şekilde, katedralin inşasını neredeyse tamamen finanse eden Loncaya saygı gösterildi.
Giotto’nun Çan Kulesi
Duomo’nun çan kulesi 1334’te Giotto tarafından başlatıldı, ölümünden sonra Andrea Pisano tarafından devam etti ve 1359’da Francesco Talenti tarafından tamamlandı. 84 metre uzunluğundaki kare şeklindeki yapının dış cephesindeki nişler 16 heykel ile dekore edilmiş. Tüm heykel eserlerin orijinalleri Opera Müzesi’ndedir.
Aziz Giovanni’nin Vaftizhanesi
Meydandaki en eski anıt, yüzyıllar boyunca Hristiyan kullanımı için “dönüştürülmüş” bir pagan tapınağı olduğuna inanılan San Giovanni Vaftizhanesi’dir. 5. veya 6. yüzyılda bugün gördüğümüze benzer ilkel bir vaftizhane inşa edilmiş. Bu ilk vaftizhane “sekizinci günü” simgeleyen sekizgen formda yapılmıştı. 11.-12. yüzyılda yeniden inşa edildi ve birçoğu eski binalardan gelen değerli mermerler kullanıldı. Dante ona “güzel San Giovanni” dermiş.
19. yüzyıla kadar şehirdeki Katolikler’in vaftiz töreni için kullanıldı.
Burayı özel kılan unsur ise bronz rölyef kapılarındaki tasvirleridir. Yapının ünlü kapılarından en eskisi güneyde, San Giovanni Battista’nın hayatını tasvir eden kapıdır. 1330’larda Andrea Pisano tarafından yapılmıştır.
Daha sonra yapılan kapılar yarışmayı kazanan Ghiberti tarafından yapılmıştır. Kapılar üzerinde İncil’den çeşitli sahneler tasvir edilmiş.
Bu kapılar, Michelangelo tarafından güzelliklerinden dolayı “Cennetin Kapıları” olarak isimlendirilmiş. Perspektifin, üç boyutun ilk olarak bu kapılardaki resimlerde kullanıldığı ve Rönesans’ın da bu eserle başladığı söyleniyor.
Kapının yan kısmına Ghiberti’nin büstü oyulmuş.
Vaftizhane’de Pantheon’u hatırlatan geniş kubbeli bir alan mevcut. Varakla boyalı görkemli kubbe, İtalya’nın merkezindeki Bizans etkisini gösterir.
Hz. İsa’nın sağında ve solunda Son Yargı betimlenir.
Bu gezimizde vaftizhanenin içine girmedik. Fotoğraflar 2014 gezimizden. Fotoğraf kalitesi biraz düşük.
Vecchio Köprüsü (Ponte Vecchio, Eski Köprü)
1345 yılında yapılmış kemerli bir köprüdür. Floransa’da yıkılmayan tek ve en eski köprü. Köprünün üzerinde iki taraflı olarak dükkanlar bulunuyor. Önceleri kasap dükkanları ve tabakhaneler varmış. Ancak Dük Ferdinand bu dükkanların etrafa saçtığı pislik ve koku nedeniyle kaldırılıp yerlerine kuyumcuların taşınmasına karar vermiş.
16. yüzyılda Medici ailesi, Palazzo Vecchio ve Palazzo Pitti arasında halka görünmeden gidip gelmeleri için Giorgio Vasari’ye (ressam, yazar, tarihçi, mimar) Ponte Vecchio’nun da üzerinden geçen “Vasari Koridoru” denilen bir koridor inşa ettirmiş.
Köprüye 1900 yılında Cellini’nin (İtalyan kuyumcu, heykeltraş, ressam, yazar, şair) büstü dikilmiş.
2018
Signorya Meydanı
Orta çağ Floransa’sının merkezinde yer almış, günümüzde de kentin en önemli, turistik, tarihi ve güzel meydanı.
Loggia’nın merdivenlerinin iki tarafında bulunan Medici aslan heykellerinden biri.
Medusa başını tutan Perseus Heykeli (Benvenuto Cellini). Bu heykel, düşmana karşı bir güç göstergesidir.
Sabina Kadınlarının Kaçırılışı (Giambologna). Orijinal. Kopyası Akademi Galerisi’nde. Roma mitolojisindeki Sabin kadınlarının Romalı erkekler tarafından aile kurmak amacı ile kaçırılma hikayesi
Uffizi İtalyanca “ofisler” demektir. Müze adını, eskiden Medici ailesi zamanında şehrin yönetim merkezine bir köprüyle bağlı olan Sulh yargıçları ofislerinden almaktadır. 1560-1581 yılları arasında U şekline ve 2 katlı olarak inşa edilen bina Toskana Grand Dükü Cosimo de Medici‘nin isteği üzerine Giorgio Vasari tarafından tasarlanmış. Galerinin inşası Cosimo’nun oğlu Francesco de Medici zamanında tamamlanmış. Ne tasarlayan Vasari ne de baba Cosimo binanın bitişini görememiş.
Antik çağlardan modern döneme dünyaca ünlü antik heykel ve resim koleksiyonları ile ünlü. 14. yüzyıl ve Rönesans döneminden kalma resim koleksiyonları şaheserler içerir.
13.-14. yüzyıldan 18-19. yüzyıla dek sanatın gelişiminin izlenebildiği bir müze. Rönesans, öncesi ve sonrası dönem neredeyse tüm sanatçıların eserleri bulunuyor.
Medici koleksiyonunun toplanması 1581 yılından 18. yüzyılda ailenin son temsilcisi ölene kadar yaklaşık 300 yıl sürmüştür.
Uffizi Galerisi Koleksiyonu’nda Michelangelo, Leonardo da Vinci, Rembrandt, Raphael, Botticelli, Mantegna, Rubens, Tiziano, Caravaggio gibi birçok ünlü sanatçının eseri vardır.
Ayrıca Antik Roma ve Yunan dönemine ait bir çok heykeli bünyesinde barındırmaktadır.
Filippo Lippi (1406-1469), Madonna, Çocuk ve İki Melek
1465 yılında Lippi tarafından yapılan, ressamın en ünlü ve Rönesans’ın da en güçlü eserlerindendir. Resmin hikayesi ise ilginç. Aslında Katolik bir keşiş olan Filippo Lippi, Lucrezia isimli bir rahibeye aşık olur. Ancak aşkına karşılık alamaz. Yine de bu gizli aşkı uzun süre taşır. Sonunda Lippi de, Rahibe Lucrezia da dini görevlerinden ayrılarak evlenir ve aile sahibi olurlar. Oğulları Filippino Lippi ise babasının izinden giderek bir ressam olur. Bu resimdeki Madonna’nın Rahibe Lucrezia olduğu söyleniyor.
Giovanni Bellini (1433-1516), Kutsal Alegori
Resmin temsilinin anlamı daha çözülememiş. Hakkında mevcut yorumlar: 14. yüzyıl Fransız alegorik bir şiirinin resimsel temsili, Kutsal bir konuşma, Tanrı’nın dört kızının karmaşık bir alegorik temsili (Merhamet, Adalet, Barış, Sadaka), Cennetin vizyonu, Enkarnasyon üzerine bir meditasyon.
Vasari Koridorları
Ünlü Vecchio Köprüsü’nde yer alan, Uffizi Sarayı, Vecchio Sarayı ve Boboli Bahçeleri’ni birbirine bağlayan Vasari Koridoru Uffizi Galerisi’nin de bir parçasıdır.
Koridorda sergilenen koleksiyonlar arasında en önemlisi 17. ve 18. yüzyıl eserleridir. İlaveten değerli bir heykel koleksiyonu da bulunur.
Piero della Francesca (1416-1-492), Urbino Dükü ve Düşesi, Federico da Montefeltro ve Battista Sforza
Bu eserde Federico da Montefeltro ve eşi Battista Sforza resmedilmiştir. Eser düşesin ölümünden sonra eşi tarafından yaptırılıyor. Eseri yapmak için düşesin ölüm maskesinden faydalanılmış. Bu eserde düşes sağdan dük soldan resmedilmiştir. Bunun nedeni dükün yüzünün sağ tarafında yara olması nedeniyle burnunun bir kısmını ve sağ gözünü kaybetmiş olmasıdır.
Eserde kullanılan profillerin resmedilmesinde bu dönemde bir gelenek olan Antik Roma ve Yunan sikkeleri örnek alınmış. Yani sikke tarzı bir portre edilme söz konusu. Düşesin alnının açık olması o dönemin modasını yansıtıyor.
Bu eserde haberci melek olan Cebrail’in (Gabriel) Meryem’e İsa’yı müjdelemesi konu alınmıştır. Leonardo’nun bu eseri yaptığı dönemde İncil’in dünyayı açıklayan “tek model” olma özelliği sorgulanıyordu. Bu durumun Leonardo’nun sanatı üstündeki etkisini bu eserde gözlemleyebiliriz. Şöyle ki eserdeki dini temalarda dünyevi unsurlar daha çok kullanılmıştır. Örnek olarak Cebrail’in kanatlarının gerçek bir kuşun kanadı gibi çizilmesi gösterilebilir.
Sandro Botticelli (1445-1510), İlkbahar
Lorenzo de Medici’nin kuzenlerinden Lorenzo di Pierfrancesco’ya “yatak odası hediyesi” olarak tasarlanmıştır. O dönemde yatak odası için tablo siparişi vermek soyluluğun bir göstergesi olup gelenek haline gelmiştir. Genç Medici evlendiğinde henüz on dokuz yaşında gençliğinin baharındadır ve bu tablonun ismi onun gençliğine ithafen “İlkbahar” adını almıştır.
Bu tablo Hristiyan dini temalı dönem resimlerinden farklı olarak birçok mitolojik öge içeriyor.
Botticelli, resmin merkezinde yer alan Venüs’ün ruhsal güzelliğini vermeye çalışmış ve alışılmışın aksine üzeri giyinik bir şekilde resmetmiştir. Venüs, gençliğin, yenilenmenin dolayısıyla ilkbaharın temsilcisidir. Başının üstünde yer alan oğlu Eros aşk okları atmaktadır. Gözlerinin bağlı oluşu güzelliği kalple algılamamız gerektiğini vurgular. Resmin sağ kısmında üç figür bulunmaktadır. Bunlar Rüzgar Tanrısı Zephyros, Chloris ve baharın gelişini müjdeleyen Flora’dır.
Botticelli bu tabloda Romalı şair Ovidius’un Metamorfozis (Dönüşümler) adlı eserinden etkilenmiştir. Ovidius kitapta baharın başlamasının, Chloris’in Flora’ya dönüşmesiyle gerçekleştiğini söyler. Chloris, kendisini evlenmeden önce şehvete zorladığı için Zephyros’tan hep nefret eder ve sonunda Zephyros onu Flora’ya dönüştürmüştür. Bahara dönüşen Flora’nın her yerinde çiçekler belirir.
Resmin sol kısımdaki “Üç Güzeller” baharın gelişini kutlamaktadır. Zeus ve Eurynome’nin kızları olan Üç Güzeller, mitolojide “Kharitler” olarak da geçer. Göze hoş olanı simgeleyen Tanrıçalar olan Kharitler’in isimleri de parlaklık, ışıltı ve güzellik anlamına gelen “kharis” ile ilgilidir. Burada Venüs’ün yardımcıları olarak kullanılmıştır.
En sol kısmında ise kanatlı sandaletleri ve kırmızı kıyafeti ile Hermes bulunur. Sağ eliyle bir yeri işaret etmektedir. Botticelli onu bu bahçenin koruyucusu, Tanrı ile insanlar arasındaki bir aracı olarak görevlendirir.
Etraftaki portakal ağaçları da bir Medici sembolüdür.
Botticelli (1445-1510), Venüs’ün Doğuşu
Tribün
Tribün 1581-1583 yılları arasında Francesco I de Medici’nin isteği ile “Büyük Dük’ün mücevherlerini ve süslemelerini muhafaza için” mimar Bernardo Buontalenti’ye yaptırıldı. O dönemde müze kavramına göre, Tribün sadece heykeller ve resimler gibi sanat eserlerini değil, aynı zamanda değerli taşlar da dahil olmak üzere mücevherleri de sergiliyordu. Tribün, Medici’nin Uffizi’deki koleksiyonlarının çekirdeğiydi.
Yapı, Hristiyan geleneğindeki sekiz cennete atfen sekizgen yapılmış.
Francesco I, Tribün’ün dekorasyon ve mobilya ikonografisini dört elementi içeren tam bir evren olarak tasarlamış. Dünya yani toprak; mimar Buontalenti tarafından çok renkli mermerler (Kuzey Afrika’dan kaymak taşı, Türkiye’den yeşil porfir, Mısır’dan kırmızı porfir) ile geniş bir çiçek olarak işlenen zemin ile temsil edildi.
Botticelli, Annuciation (Müjdeci)
Dindar bir genç kadın olan Meryem evinde dua okurken, Cebrail gelir ve Tanrı’nın çocuğunu taşıyacağını müjdeler.
Leonardo da Vinci, Adoration of Magi (Akil Adamların Hayranlığı)
Leonardo da Vinci mükemmeliyetçi biriydi. Eserlerini tamamlaması uzun yıllar sürmüştür (Hayatı boyunca tamamladığı 17 eser vardır.) Adı Akil Adamların Hayranlığı olan bu eser de Da Vinci’nin Milano’ya gitmesi nedeniyle tamamlayamadığı bir eserdir.
6 yıl süren restorasyonun ardından Uffizi Galerisi’nde sergilenen eser aslında 15. yüzyılda çok yaygın olan bir konuyu anlatmaktadır: İsa’nın doğumu ve yeni Hristiyanlık dininin pagan değerleri üzerindeki zaferi.
Da Vinci’nin tablosunun arka kısmında Roma’daki Maxentus Bazilikası resmedilmiştir. Efsaneye göre bu bina İsa’nın doğduğu gece yıkılmıştır.
Merkez sahnede İsa ile oturan Meryem Ana’yı ve onun önünde diz çöken üç itaatkar kralı görüyoruz.
Raffaello Sanzio (1483-1520), Madonna, İsa (çocuk), Genç Vaftizci Yahya (St John)
Michelangelo Buonarroti (1475-1564), Doni Tondo (Kutsal Aile)
Agnolo Doni tarafından güçlü bir Toskana ailesinin kızı Maddalena Strozzi ile evliliği sebebiyle yaptırılmıştır.
Resimde ortadaki Vaftizci Yahya ile birlikte Kutsal Aile (Çocuk İsa, Meryem ve Yahya) ön planda bir piramit oluştururlar. Arkadaki çıplak erkek figürleri muammadır. Çeşitli yorumlar bulunuyor. Belki öndeki Kutsal Aile’ye tezat olarak duvarla ayrılmış arka bölgede pagan dünyasını temsil etmeleri için oraya yerleştirilmişlerdir.
Giorgio Vasari (1511-1574), Lorenzo Medici’nin (Muhteşem lakaplı) Portresi
Titian (Tiziano Vecellio) (1488-1576), Urbino Venüsü
Titian’ın şehvetli Aşk Tanrıçası. Yakın arkadaşı Giorgione’un Uyuyan Venüs tablosundan esinlenmiştir. Ancak mitolojik bir eser değildir. Urbino Dükü Guidobaldo della Rovere, evlendiğinde kendi 20 yaşında eşi ise 11 yaşındadır. Dük eşine bazı mesajlar vermesi için böyle bir resim ısmarlamıştır.
Resimde üzerinde hiçbir kıyafet bulunmayan genç kadının yüzüğü, bileziği ve inci küpeleri vardır. Bu da kadının zengin, asil bir aile mensubu olduğunu gösterir. Arka taraftaki sandıklar onun çeyiz sandıkları olmalı.
Sağ elindeki güller aynı zamanda Venüs’ün sembolü. Açıkça sergilediği göğüsleri analığı simgeliyor. Yatağın kenarında uyuyan küçük köpek ise sadakatin simgesi. Dük, kendisine sadık olmasını beklerken ona doğurganlığını hatırlatarak analığa da hazırlamak istiyor. Sol eli ile cinselliğini örterken dudaklarına davetkar bir gülümseme ilave edilmiş. Titian’ın Venüs’ü Giorgione’un masum Venüs’ünün yanında daha şehvetli bir görünüme sahip. Belki de Dük analık ve sadakatin yanı sıra eşinin kendisini de ihmal etmemesini üstü kapalı bir mesaj olarak veriyor.
Gerrit Van Honthorst (1592-1656), (Çocuğun Hayranlığı)
Filippo Brunelleschi ve Arnolfo di Cambio Heykelleri
Uffizi’nin karşısında bulunan heykellerdir.
Brunelleschi, Duoma’nın kendi adı ile anılan kubbesini yaptığı için yukarıya bakarken gösterilmiş.
Cambio ise kilise dış cephesini yaptığından karşıya bakar şekilde gösterilmiştir.
Akademi Galerisi
Burada biraz durup Michelangelo’dan bahsetmek lazım. Sanatını ve sanatçıyı anlamak adına.
Michelangelo Buonarroti (1475-1564)
Michelangelo’nun biyografisini yazan Giorgio Vasari ve Ascanio Condivi, bu dahi sanatçının doğumundan, Tanrı’nın Floransa sanatına yapmış olduğu bir lütuf şeklinde söz ederler.
6 yaşında annesini kaybeden sanatçı erkek kardeşleriyle yoğun şekilde mektuplaşmış, para kazanmaya başladıktan sonra ailesine maddi yardımda bulunmuş, kendisi ise mütevazi bir hayat sürmüş. 13 yaşında duvarcı ustası Domenico Ghirlandaio’nun yanına girmiş, fresk tekniğinin temellerini öğrenmiş, 1 yılda ustasını geçer hale gelip ondan ayrılmıştır. Mediciler’in himayesine girmek ise genç Michelangelo’nun başına konan talih kuşudur. Medici Ailesi’nin sanat kolleksiyonlarını, Antik Çağın sanat eserlerini inceleme fırsatı buldu. İtalya’nın en ünlü bilginleri Mediciler’in sarayının müdavimi idi. Onlarla birliktelik Michelangelo’nun düşünce yapısındaki gelişime katkı sağladı.
1494’de Fransızlar’ın şehre girişi ve Mediciler’in gözden düşmesine kadar (19 yaşına kadar) burada eserler verdi.
1494-1501 yılları arasında, 1 yıl Bologna, az bir süre Floransa ve sonrasında Roma’ya gitti.
1501’de tekrar Floransa’ya dönen sanatçı ölene kadar Roma ile Floransa arasında gidip gelmiştir.
Akademi Galerisi, şüphesiz bu en büyük Rönesans sanatçısı Michelangelo’nun heykelleri ile ünlüdür.
Güçlü Medici Ailesi’nin koleksiyonunun bir parçası olan sanat eserlerinin çoğu, son aile bireyi tarafından Toskana Büyük Dükalığı’na bağışlandı. Böylece bu muhteşem eserler herkese ulaşılabilir oldu.
Akademi Galerisi’nde ziyaret güzergahında ilk görülen yer “Colossus Salonu”dur.
Colossus Salonu
2013’te düzenlenmiş bir salondur.
Sabine Kadınlarının Kaçırılışı (Giambologna)
Tek mermerden oyulan bu heykel grubunda, bir askerin kadını kucaklayıp götürmeye çalışması, kadının eşinin ise çaresizlikten adamın ayaklarının dibinde yatması tasvir edilmiş. Roma ilk kurulduğunda bir toplum oluşturmak üzere toplumun erkekleri, aile kurmak amacıyla, bölgenin yerlisi olan Sabine ahalisinden kızlarla evlenmek isterler. Ancak kabul edilmeyince göstermelik düzenledikleri bir festivalde kaçırma yoluna giderler. Bu konuda başka eserler de vardır. Aslında cinsel saldırıdan ziyade aile kurmak amacı ile eş adayını kaçırma manasındadır.
Bu heykelin orijinali Loggia dei Lanzi’de sergileniyor.
Solda “Haçtan Biriktirme” (Filippino Lippi) ve sağda “Bakire’nin Varsayımı” (Perugino)
Kıyamet (Raffaellino dei Conti)
Madonna, Çocuk ve Azizler (Botticelli)
Mahkumlar Salonu
Koridor şeklindeki bu salon Michelangelo’nun bitmemiş eserlerine ayrılmıştır. Köleler olarak adlandırılan 4 erkek heykel bulunuyor. Bu heykeller; “Uyanan Köle”, “Genç Köle”, “Sakallı Köle” ve “Atlas (veya Sınır)” ‘dır. Michelangelo bu heykelleri Papa Julius della Rovere’nin mezarı için yapmaya başlamıştır. Ruhun bedendeki esaretini simgelemek üzere 12 adet köle heykelin yapımı tasarlanmış, ancak sadece altısına başlayabilmiştir. Bu heykeller birçok şekilde yorumlanmıştır. Mermer bloktan heykel figürü çıkarmadaki zorluk ve mücadele; ruhu maddeden kurtarmaya benzetilmiştir. Hatta sanatçının, bu mücadeleyi temsil etmek için heykelleri kasıtlı olarak tamamlamadığı iddia ediliyor.
Genç Köle Heykeli
Aziz Matta Heykeli
(Michelangelo’nun “İsyankar Köle” ve “Ölmekte Olan Köle” heykelleri de Louvre Müzesi’nde sergileniyor.)
Tribün
Davut Heykeli (1501-1504)
Onu, gergin, konsantre haliyle saldırı için doğru anı beklerken tasvir etmiştir. Zaferinin güçten ziyade akıllılık olduğunu vurgulamaktadır. Rönesans sırasında mükemmellik olarak kabul edilen “düşünen insanın” her iki değeri olan olağanüstü öz güven ve konsantrasyon heykelde başarı ile uygulanmıştır.
Floransa, Davut’a politik bir anlam da yükledi. Küçük kent devleti kendisini, güçlü düşmanı ustalıkla ve zekayla alt eden zayıf kahraman Davut ile özdeşleştirdi.
İlk sanat tarihçisi olarak nitelendirilen sanatçı Giorgio Vasari, Michalengelo’nun Davut’unu anlatırken; “Kesinlikle Michelangelo’nun Davut’unu gören kimsenin, sağ ya da ölü hiçbir heykeltıraşın hiçbir yapıtını görmeye ihtiyacı yoktur” der ve devam eder “hiç kuşkusuz bu figür, eski ya da yeni, Yunan ya da Roma yapımı bütün öbür heykelleri gölgede bıraktı.”
Davut Heykeli’nin 2 kopyası Signorya ve Michelangelo Meydanı’nda bulunmaktadır.
Palestrina Pietası (Michelangelo ?, Niccolo Menghini ?, Lorenzu Bernini ?)
Bakire ve Mesih’in Düşüşü (Santi di Tito)
Kudüs’e Giren Mesih (Santi di Tito)
Bu salonun duvarlarında Bronzino, Cecchino Salviati ve Allori başta olmak üzere 6. yüzyıl sanatçılarının eserleri sergileniyor.
Daphe ve Chloe Heykeli (Ulisse Cambi), İki genç aşık
Modeller Salonu (Gipsoteca Bartolini)
Bu salon Akademi’nin en iyi heykeltıraşlarından ve mükemmel profesörlerinden Lorenzo Bartolini için tahsis edilmiş. Model salonu olarak da adlandırılan bu salonda 19. yüzyıl model alçılar sergileniyor. Eserler arasında öne çıkanlar; Lorenzo Bartolini’nin Machiavelli, Pampaloni’nin Arnolfo di Cambio ve Brunelleschi eserleridir.
Niccolo Machiavelli (Lorenzo Bartolini)
Yatan Venus (Lorenzo Bartolini)
Duvarlarda sergilenen resimler arasında en dikkat çekeni Jacopo Carrucci’nin (Pontormo olarak tanınıyor) “Terra Verde” (yeşil dünya) fresk resmidir.
Elisa Baciocchi B0naparte Anıtı (Lorenzo Bartolini)
Yaşlı ve ölümcül hastalığa yakalanan Leonardo Da Vinci, I. Francis’in Kollarında Ölüm Döşeğinde (Cesaro Mussini)
Resim Salonu
Floransalı Gotik resim sanatına tahsis edilmiş. Üç ayrı bölüm halinde bulunuyor.
Birinci bölümde 13. ve 14. yüzyıllara ait kiliselerde asılan resimler sergileniyor. Pacino di Bonaguida’nın Yaşam Ağacı panel resmi salonun en büyük resmidir. Haçlardan oluşan bir ağaç tasvir edilmiştir.
Enstrüman Müzik Müzesi
2001 yılında açılan bu bölümünde Medici tarafından görevlendirilmiş, 18. yüzyılın alanında uzman müzik aleti yapımcısı Antonio Stradivari’nin ürettiği viyola ve viyolonseller, piyano mucidi Bartolomeo Cristofori’ye ait müzik aletleri ve enstrümanların seslerinin dinlenebileceği kulaklıkların olduğu küçük alanlar mevcut.
San Lorenzo Bazilikası ve Medici Şapeli
San Lorenzo Kilisesi’nin arkasından girilen şapeller üç ayrı bölüme ayrılmıştır:
Kript, Yeni Sacristy ve Prensler Şapeli.
Kript
Kript;Şapelin ilk kısmında yer alan bu bölümdeki mezarlarda çok önemli sayılmayan hanedan mensuplarının mezarları yer almaktadır.
Yeni Mezarlık (Yeni Sacristy, Medici Şapeli)
Medici Ailesi, gücünü, nüfuzunu göstermek için San Lorenzo Bazilikası içinde görkemli bir şapel (Medici Şapeli) yaptırıyorlar. Burası Medici Aile üyelerinin mezar anıtıdır.
1523’te X. Leo’nun kuzeni Giulio de’ Medici papa olmuş ve VII. Clemens adını almıştı. 1520 ile 1526 yılları arasında, daha önce Brunelleschi tarafından San Lorenzo’ya eklenen sakristiyi tamamlamak üzere, var olan Eski Mezarlığın tam karşısına Medici ailesinin diğer fertleri için dört tane mezar yaptırmak üzere Michelangelo’yu görevlendirdi. Bu mezar anıtları, 1534’e kadar büyük ölçüde Michelangelo tarafından yapılmış ve onun ayrılmasından sonra öğrencileri tarafından tamamlanmıştır. (Bu dört mezardan yalnızca iki tanesi bitmiştir.)
Resim eğitimi alan ancak heykeltıraşlığı seçen Michelangelo’nun Sistine Şapeli’nde ressamlık yapması gibi burada da ilk kez mimarlık ile ilgilenmek durumunda kalmış. Ancak deha sanatçının en güzeli yapma hevesi, gayreti ve yeteneği, onu, önüne çıkan her projede başarıya ulaştırmış.
“İnsanlar ustalığımı elde etmek için benim ne kadar çok çalıştığımı bilseler o kadar hayret edilecek bir şey olmadığını düşünürlerdi”. (Michelangelo)
Yan duvarlarda karşılıklı olarak Medicilerden, Lorenzo de’Medici ile kardeşi Giuliano de’Medici’nin mezarları yapılmıştır.
Giuliano di Lorenzo de’ Medici’nin (Yaşlı Giuliano) mezarı: (Gündüz ve Gece Teması)
Bir niş içinde zırh ile kuşanmış görünümde Giuliano heykeli bulunur. Lahitin üst tarafındaki kavisli alanlarda gecenin dişi figürü ve gündüzün erkek figürü olan iki adet heykel vardır.
Lorenzo di Piero de’ Medici’nin (Muhteşem Lorenzo) mezarı: (Şafak ve Alacakaranlık teması)
Zırh içinde düşünceli görünen bir biçimde oturan Lorenzo heykeli bulunur. Lahitin üstündeki kavisli alanlarda ise şafağın (tanyeri) dişi figürü ve alacakaranlığın erkek figürü olan iki heykel vardır.
Michelangelo bu dört figür ile, gece-gündüz ve şafak-alacakaranlığı göstermeyi ve bunların, yani zamanın kaçınılmaz, hızlı hareketiyle Giuliano ve Lorenzo’nun ölümüne neden olduklarını belirtmeyi amaçlamıştır.
Bu figürler, bizlerin yaşadığı geçici dünyaya aittir. Bu yüzden ölümlülere has, endişe, korku, acı, vb. olumsuz duyguları gösterirler. Aynı nedenle, biçimleri kasıtlı şekilde bozularak, ideal güzellikten uzaklaşmışlardır.
Diğer yandan Lorenzo ve Giuliano’nun heykelleri, bu iki kişinin portreleri olarak değil, iki farklı simge olarak yapılmıştır. Lorenzo, miğferinin gölgesi altında, kollarıyla bedenini kapatmış, ayaklarını birbirlerinin üzerine koymuş halde, tefekküre dalmış insanın sembolüdür. Buna karşın elinde ordu komutanlarının sopasını tutan, her an ayağa kalkacakmış gibi görünen Giuliano ise, eylem insanını simgeler.
Odanın üçüncü duvarında ortada Madonna ve Çocuk ile iki yanında Medici koruyucu azizleri Cosmas ve Damian’dan oluşan bir heykel grubu bulunuyor. Madonna; tamamen Michelangelo’nun, azizler; ustanın modellerinden sonra öğrencileri Montorsoli ve Montelupo’un eseridir.
Her iki heykel (Lorenzo ve Giuliano), üçüncü duvardaki Madonna ve İsa heykeline bakmaktadır. Bu; sanatçının dini değerlerini gösteriyor. Dünyevi zaferler geçtiğinde yalnızca maneviyat ve din insanın endişelerini giderebilir. Altlarındaki heykel çiftlerinden farklı olarak, onlar için artık zamanın yıpratıcı etkisi söz konusu değildir. İkisi de Tanrı’ya, mükemmelliğe kavuşmuşlardır. Bu sayede gerçek birer insandan ziyade, idealize edilmiş figürler olarak karşımıza çıkarlar. (@berkbirincioğlu)
Prensler Şapeli
Prensler Şapeli, mimar Matteo Nigetti (1560-1649) tarafından 1604-1640 yıllarında, mimariyi yarı profesyonel bir şekilde uygulayan ailenin bir üyesi olan Don Giovanni de’ Medici’nin tasarımlarına göre inşa edilmiştir. Mozole, Floransa’da Barok tarzının ender bir örneğidir ve devasa kubbesi ve gösterişli iç mekanı Medici’nin büyüklüğünün anıtları olarak düşünülmüştür.
Altı büyük dük burada gömülüdür.
Şapel’in duvarları yarı değerli taşlarla süslü. Görkemli sekizgen iç kısmı, büyük dükalık mezarlarını barındıracak şekilde tasarlandı ve düklerin bronz heykelleriyle tamamlandı. Sert taşlar veya değişik renkte mermerlerle kaplandı. 16 arma yanı sıra dev bir Medici arması var.
Bu oda bizi büyüledi. Merakla bakınıp gezdikten sonra salonda bulunan sandalyelere oturup biraz da oturduğumuz yerden zevk alarak seyrettik etrafı. Tabandan tavana şahaneydi.
Floransa’yı oğlumla gezdiğimde (2014) buraya kadar gelip içine girmemişiz. İnanılır gibi değil.
Michelangelo’nun Gizli Odası
Bu yapı ile ilgili bir hikaye: 1529 yılında, Michelangelo, birçok diğer Floransa yerlisi gibi, Medici ailesinin ve Papa’nın şehirdeki baskıcı nüfuzlarından şikayetçi olmaya başlıyor. İtalyan otoritelerine karşı ayaklandığı için -Medici ailesinden Papa 4. Clement döneminde- bir savaş esnasında birliklere Michelangelo’yu tutuklama ve Bargello şehir hapishanesine hapsedilmesi yönünde emirler veriliyor. Çatışmaların bitimine 3 ay kala Michelangelo saklanacak bir yer bulmayı başarıyor. Üç ay saklanarak yaşayan Michelangelo saklandığı yerden çıkıp Medici ailesiyle arasını düzeltiyor. Michelangelo’nun saklandığı yer yaklaşık 500 yıl boyunca gizemini korumuş. Michelangelo onu kimsenin saklanmasını bekleyemeyeceği bir yerde yani Medici Şapeli’nde saklanmış. 1976 yılında, Medici Şapeli’nin müdürü çok küçük, gizli, duvarları 180 adet bilinmeyen çizimlerle kaplanmış, bir oda keşfetmiş. Daha sonra anlaşılmış ki, Rönesansın en büyük sanatçılarından biri, kömür ve mum boya kullanarak çizim yapmaktan başka yapacak hiçbir şeyi olmadan karanlıkta oturarak üç ay geçirmiş.
Santa Croce Bazilikası
Michelangelo, Dante ve Galileo’nun gömüldüğü dünyanın en eski ve büyük Fransisken kilisesidir.
İtalyan Gotik mimarisinin en görkemli örneklerinden biridir.
Bazilika’nın inşası 1294’te başlamış. Mimar Arnolfo di Cambio tarafından tasarlanmış.
Santa Croce sadece bir kilise değil, aynı zamanda Michelangelo, Machiavelli, Galileo, Gentile, Dante, Ghiberti, Rossini ve şair Foscolo da dahil olmak üzere en ünlü İtalyanlar’ın bazılarının gömüldüğü bir sanat müzesi ve mezar yeri.
Dünyada “İtalyan Zaferleri Tapınağı” olarak da bilinir.
İç duvarlarında Giotto, Taddeo Gaddi ve Agnolo Gaddi’nin Rönesans freskleri var. Rönesans ustaları Donatello, Rossellino, Andrea Della Robbia ve Mino da Fiesole tarafından yapılan dikkat çekici heykeller de var.
19. yüzyılda, kilisenin cephe düzenlemesinde Niccolo Matas tarafından tasarlanan Davud Yıldızı eklenmiştir.
Santa Maria Novella Bazilikası
Pitti Sarayı
Arno Nehri’nin güneyinde banker Luca Pitti’nin residansıyken 1549’da Medici Ailesi tarafından alınıyor. Vecchio Sarayı’ndan bu saraya taşınılıyor. Yönetim residansı haline geliyor.
Aile geleneği devam etmiş ve kolleksiyon parçaları toplanmaya başlanmıştır.
Son olarak Saray ve içindekiler 1919 yılında Kral III. Vittorio tarafından İtalyan halkına bağışlandı. Floransa’nın en geniş sanat galerisi olarak halkın ziyaretine açıldı.
Cumhuriyet Meydanı
Orta çağda Roma’nın merkezini oluşturan forumun olduğu yer.
Günümüzde meydanda bir atlı karınca da bulunuyor.
Tiramisusu ile meşhur Gilli Cafe’de soluklanıyoruz. Karşımızda Fatih Terim’in Netflix belgeselinin reklamını da keyifle seyrediyoruz.
Michelangelo Meydanı
2014
Bugün davut heykelini gördüm neden çıplak yapılmış anlamamıştım.Aciklamalar çok güzel çok beğendim.Gezerken anlattıklarınızı tekrar okuyacağım.