Akabe

Akabe (Aqaba)

Wadi Rum’a 60 kilometre mesafedeki liman şehri Akabe, ülkenin denize kıyısı bulunan tek şehri. Kızıldeniz boyunca 27 kilometrelik bir kıyı şeridine sahip.

Yılın çoğu ayında güneşli ve su aktiviteleri için uygun. Kış aylarında bile suyun sıcaklığı 20 derece civarında bulunuyor.

Böylelikle Akabe, kapsamlı su sporları, şnorkelli yüzme ve tüplü dalışlar ile ünlüdür.

Kızıldeniz, mercan resifleriyle de ünlüdür.

Kızıldeniz olarak anılsa da tam olarak kırmızı değildir. Adını suda bulunan ve kırmızımsı kahverengi bir renk veren belirli bir alg türünden alır. İsminin denizi çevreleyen kızıl dağlardan da geldiğine inanılıyor.

Şehir içinde gezeceğimiz bir yer yok. Akabe’de planımız tabanı cam teknelerle bir tura çıkmak. Mercanları hem tekneden hem yüzerek seyretmek.

Şehre iner inmez araştırmaya koyuluyoruz. Bu işi Akabe’ye bıraktık çünkü.

Birkaç telefon görüşmesi yapıyoruz. Fiyatlar çok yüksek.

Bunun üzerine turların başlangıç noktası olan marinaya gitmeye karar veriyoruz.

Marina’nın adı ne mi? AYLA

Bir marinam bile yok demeyeceğim artık 🙂

Marinaya giriyoruz. Çok estetik bir yer burası. Mekanlarda bolca kullanılan çivit mavi rengine bayılıyorum.

Burası bana Marakeş’teki Majorella Bahçeleri’ni hatırlattı. Marakeş’te Majorelle, bahçesine yaptırdığı stüdyosunu çivit mavisi renge boyamış. Bulduğu renk bundan sonra “Majorelle mavisi” olarak adlandırılmış. İşte burası da böyle. Üstelik mimarileri de benzer.

Evet nerede kalmıştık. Vefa’nın çabaları ile marinada istediğimiz teknelerden bir tane buluyoruz. Üstelik kaptanı da içinde. Sekiz kişi olduğumuzu ve Kızıldeniz turuna çıkmak istediğimizi söylüyoruz. Telefonla tekne sahibinden izin aldıktan sonra 20 dakikada tekneyi bize hazırlıyorlar. Üstelik internetteki uygun fiyattan. Üstelik bize özel.

Cam tekneye biniyoruz. Üç personelimiz var.

Evet Kızıldeniz’deyiz. Yaz sezonunu açıyoruz.

Marina’dan çıkarken sol kıyıdaki Ürdün Kraliyet Sarayı’nın önünden geçiyoruz. Kaptan fotoğraf çekmememiz için uyarıyor. Yasakmış.

Camlı alandan mercanları seyrediyoruz. Buralarda mercan resifleri, 1200 balık türü ve birçok çeşit kabuklu deniz canlısı türü bulunuyormuş.

Tüplü dalış yapanlar için denize bir uçak da koymuşlar. Onu da görüyoruz.

Sonrasında şnorkelle mercanları seyredeceğimiz yere geliyoruz. Şnorkel ve paletleri tekneden ücretsiz temin ediyoruz. Vefa’yla denize atlıyoruz hemen. Denizin altı muhteşem. Böyle çok mercan ve rengarenk balıklar görmeyi beklemiyordum doğrusu. Mercanların üzerinde ahenkle yüzüyoruz.

Ardından dönüşe geçiyoruz. Bir de ne görelim. Yunuslaarrr.

Herkes sevinç ve şaşkınlık arası onları izlemeye, fotoğraf ve video çekmeye çalışıyor. O kadar tatlılar ki. Resmen tekneyle yarışıyorlar bir müddet.

Evet turumuzu tamamlıyoruz.

Şimdi şehirde uçuş öncesi  akşam yemeğimizi yiyeceğimiz güzel bir restoran arıyoruz. Hasan abi ile ben görevlendirildik. Restoranlara girip bakıyoruz uygun mu diye. Ve nihayet “Suzana Restoran”da karar kılıyoruz. Burada çok harika bir akşam geçiriyoruz. Ortam güzel, yemekler leziz.

Yine yeni gezilerde buluşmak üzere, sağlıkla …

 

0

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir