Braga

Portekiz’in en güzel şehirlerinden Braga dini mimarinin yoğunluğu nedeniyle “Portekiz Roma’sı” olarak bilinir.

Tarihi binaları, kiliseleri, anıtları, bahçe ve çeşmeleri ile göz dolduran bir şehirdir.

Program yoğun, başlıyoruz.

1. Braga Katedrali (Se Katedrali)

Portekiz’in en eskisi katedrali; Romanesk, Gotik, Manuelin ve Barok gibi mimari tarzların bir karışımıdır.

Braga Katedrali’nin geçmişi 1089 yılına kadar uzanıyor. Eski bir Roma tapınağının kalıntıları üzerine inşa edilen katedralin yapımı bir asır sürmüş. Daha sonraki zamanlarda değişik mimari tarzlarda restorasyonlar yapılmış.

Braga Başpiskoposluğunun merkezidir.

Portekiz’in ilk kralının ebeveynleri Krallar Şapeli’ne gömülmüş.

Özellikle ilgi çekici olan, koro tezgahları ve 18. yüzyılın başlarında yapılan, neften başınızın üzerinden görülebilen üst koro, anıtsal org ve abartılı yaldızlı ahşap oymacılığıdır.

Nef, ana şapel ve sunak

Yan sunak

Başpiskopos D. Diago de Sousa’nın mezarı

2. Yeni Kapı Kemeri (Porta Nova Kemeri)

Şehrin batısında yer alan 18. yüzyıldan kalma kemer, Braga şehrinin ana girişir. Kemer üzerinde Başpiskopos Jose de Bragança’nın kalkanı görülüyor.

Belediye Binası, Belediye Meydanı ve meydanın güzel çeşmesinin önünden geçiyoruz.

Çeşmeden ayrıntı.

3. Başpiskoposluk Sarayı

Belediye Binası ve Santa Barbara bahçeleri arasında, Braga’nın en önemli tarihi binalarından biri olan Başpiskoposluk Sarayı (Mahkemesi) bulunuyor.

Saray, farklı dönemlerden kalma, birbiriyle bağlantılı üç binadan oluşuyor. Yapılış zamanlarına göre 3 farklı mimari tarzdan oluşuyor. Gotik, Rönesans ve Barok. Saray şimdi Minho Üniversitesi’nin ofisleri, 1975’te yine üniversiteye bağlanan eski halk kütüphanesi ve yerel arşivler olarak hizmet veriyor.

4. Santa Barbara Bahçesi (Jardim Santa Barbara)

Şehir içinde yer alan bu güzel bahçelerin arkasındaki fon Başpiskoposluk Sarayı’nın en eski doğu kanadına aittir. Gotik mimarideki bölümün kemerleri de bahçeye eşlik ediyor.

5. Populo Kilisesi

16. yüzyıldan kalma Populo Kilisesi, Başpiskopos Kardeş Agostinho de Jesus’un mezar anıtı olarak kendi emriyle inşa edildi. 1609’da vefat etti. Mezarı ana şapelde bulunan ahşap bir mezara nakledildi.

Kilise, Roma’daki Populo Aziz Meryem Kilisesi’nden sonra Bakire’ye adanmış.

İç duvarlarını süsleyen mavi çinilerin yarattığı görünüm hayranlık verici.

Braga sokakları

6. Geçit Evi (Casa Passadiço)

İki katlı küçük, şirin bir malikane. Yolumuzun üzerindeydi ve hemen fotoğrafladık.

Daha önce burada halka açık bir yol olduğu için bu isim verilmiş.

Karşısındaki küçük meydanda Francisco Sanches Heykeli.

7. Coimbras Evi ve Şapeli

Muhtemelen bu bina 15. yüzyıl sonlarında Braga Başpiskoposlarının ikametgahı olarak hizmet vermiş. Ancak ismi 16. yüzyıl başlarında bu binada oturan doktorun isminden gelmektedir.

Ev ve şapel kompleksinden ev, Santa Cruz meydanına, Şapel ise Sao Joao de Souto meydanına bakıyor. 1906’da şehrin gelişmesi nedeniyle kentsel nedenlerle, şapelin olduğu bina yıkılmış. Biraz ileri tarafa, şimdiki yerine taşınmış. Ama araya duvar örülüp birleştirilmiş. Pencere ve kapılar gibi önceki binada bulunan tüm Manuelin unsurları korunmuş.

8. Largo Carlos Amarante Meydanı 

Tarihi merkezdeki meydanda Santa Cruz Kilisesi, Sao Marcos Hastanesi ve Braga Letreiro (Braga Yazısı) bulunuyor.

9. Santa Cruz Kilisesi (Kutsal Haç Kilisesi)

7. yüzyılda inşa edilen Santa Cruz Kilisesi, dış cephesindeki ince taş işlemeleri ile dikkat çekiyor.

10. Vila Gale Oteli (Eski Sao Marcos Hastanesi)

Eskiden Nossa Senhora Şapeli iken, yaklaşık 500 sene Sao Marcos Hastanesi olarak kullanılan yapı yeni bir hastane yapılması sonrası “Vila Gale” isimli bir otel olarak hizmete açılmış.

11. Raio Sarayı 

Meksika Evi de deniliyor.

Saray, Joao Duarte Faria tarafından 1752 yılında konut olarak kullanılmak üzere yaptırıldı. Daha sonra mali zorluklar nedeniyle 1853’te satılan konut Miguel Jose Raio’nun eline geçti. Saraya ismini veren Raio, konuta yaptığı restorasyonda cepheyi bu göz alıcı çinilerle kaplattı.

Birkaç kez el değiştiren bina bir dönem Braga Hastanesi için ek bina gibi kullanılmış. Günümüzde müze olarak kullanılıyor.

Balkonlarında ferforje işleri oldukça zarif.

Orta balkon heykellerle süslenmiş.

Saraya girer girmez karşımıza çıkan ihtişamlı merdivenleri ilk andan bizi etkiliyor. Çini panolar, duvar resmi ve tavan penceresi de oldukça güzel.

Merdivenlerin tepesinde yer alan “Turco” heykeli de bir o kadar dikkat çekici.

Ziyaret konulu heykel grubu

12. Bom Jesus do Monte

Şehrin tepe noktalarından birinde inşa edilen kilise, “Dağdaki İyi İsa” anlamına gelir. Tapınakta yer alan 116 metre boyunca tırmanan anıtsal Barok merdiven büyüleyici bir görünüm oluşturur.

Ulaşım için funiküler de bulunuyor. Ancak biz araba ile merdivenlerin alt kısmına kadar geldik.

Her çeşme birbirinden farklı.

Sular; göz, kulak, burun ve ağızdan akıyor.

Guimares: Portekiz’in doğduğu yer

Braga’dan sonra Portekiz’in eski başkenti Guimares’e hareket ediyoruz. Yaklaşık yarım saatlik mesafede.

Guimares, 12. yüzyılda sadece Portekiz Ulusu’nun ilk başkenti değil, aynı zamanda Portekiz’in ilk kralı Afonso Henriques’in doğum yeri.

Fetihler bu şehirde başladığı için “Fatihler” olarak da adlandırılan bir şehir.

Unesco Dünya Mirası listesinde olan Guimares, tipik evleri, dar sokakları, renkli balkonlara sahip evleri ve tarihi meydanlarıyla çok sevimli bir şehir.

2011’de Guimares, New York Times’ın “Ziyaret edilecek en iyi 40 yer” listesinde yer almış.

1. Guimares Kalesi

Kale, Roma döneminde kalma temeller üzerine 10. yüzyılda inşa edilmiştir. Aslında kalenin asıl amacı kraliyet ailesini barındırmak değil, şehrin manastırı olan Igreja de Nossa Senhora da Oliveira’ı korumakmış.

Kral tarafından bile inşa edilmemiş. Guimaraes’in oturduğu tüm araziye sahip olan bir kontes tarafından inşa edilmiş.

Bugün ayakta duran yapı, büyük ölçüde, birçok Gotik unsurun eklendiği 1300’lerde inşa edilmiş.

1800’lerde belediye meclisi, şimdi harap olan kaleyi yıkmak ve tuğlaları yol çalışmalarında kullanmak istemiş 🙂

Kale, 1937’de tekrar restorasyona girmiş.

Şehir merkezinde iki tarihi meydan bulunuyor: Oliveira ve Santiago Meydanı. Meydanlar kemerli tarihi binalar ve ortaçağ cepheleriyle çevrili.

2. Largo da Oliveira

Meydan adını bölgeye dikilmiş asırlık bir zeytin ağacından almış.

3. Eski Belediye Binası

Oliveira ve Santiago meydanları arasında, 14. yüzyıldan kalma muhteşem kemerlere sahip eski Belediye Binası binası bulunuyor.

4. Oliveira Kilisesi (Igreja de Nossa Senhora da Oliveira) 

Kilisenin tarihi 10. yüzyılda burada kurulu bir manastıra kadar iniyor. 12. yüzyılda bina Romanesk bir tadilattan geçmiş. 14. yüzyılda da, Portekiz’in 1342’de Kastilya’ya karşı kazandığı zaferin şerefine, bu kez Gotik tarzda yeniden restore edilmiş.

5. Salado Anıtı (Padrao do Salado)

Oliveira Kilisesi’nin hemen önünde bulunuyor.

İspanya ve Portekiz ordularının Fas Sultanı’nın İber yarımadası işgalini durdurduğu 1340 yılındaki Rio Salado Savaşı’nın anısına dikilmiş.

Kral IV. Afonso’nun hükümdarlığı döneminde inşa edilen Gotik tarzdaki kutsal anıt kemer, bir haçı örter görünümdedir. Haçın bir yüzü çarmıha gerilmiş İsa’yı, diğeri Meryem Ana’yı tasvir eder.

6. Santa Maria Caddesi

Şehirde 12. yüzyılda oluşturulan ilk caddelerden biridir. Şehrin en alt kısmındaki Santa Clara Manastırı’nı (bugünkü Guimares Belediye binası) ve Guimares kalesini birbirine bağlıyor.

Etrafında Orta çağı yaşatan evler ile sıralanmış şirin bir sokak.

7. Guimares Belediye Binası ve Eski Santa Clara Manastırı

16. yüzyılda kurulan Barok cepheli iki katlı Santa Clara Manastırı, Guimares’deki en önemli manastırlardan biriymiş.

Günümüzde Belediye Binası olarak kullanılıyor.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

0